İki genç kız, oldukça küçük ve narin bedenlere sahiptir. Hem de tüm kalpleriyle oyun tutkunlarıdır. Bu minik hanımlar, konsol oyunlarına olan düşkünlükleriyle ünlüdürler. Çığlık çığlığa oyun oynamaktalar.
Bir süre sonra, birbirleriyle de bağ kurmuşlardır ve benzersiz bir dostluğa yelken açmışlardır. Gerçekten de, arkadaşlıkları dayanılmazdır. Sık sık yeni oyunlar hakkında saatlerce konuşmakta, en sevdikleri oyunların stratejilerini paylaşmakta ve birlikte puanlarını yükseltmektedirler.
Oyunlarda kaybettikleri zaman bile sıkıntı yaşamasalar da, hep birbirlerini desteklemekte ve güçlendirmektedirler. Oyun bitse de, bu iki minyon kızın enerjisi hiç bitmez. Tam bir inek gibidirler!
Hayatta herhangi bir engel yoktur, onlar için önemli olan sadece birbirleriyle vakit geçirmektir. Bu küçük kızların oyunlara karşı olan tutkusu, insanları etkilemektedir. Büyük bir ilgi ile izlenmektedirler ve birçok kişi onları örnek almaktadır.
Oyunlar onlar için bir nevi hayattır. Bu maceraya sıkı sıkıya sarılmışlar ve birbirlerine güvenin göstergesi olmuşlardır. Kendileriyle gurur duymaktadırlar ve ne zaman bir oyun konsolu karşılarına çıksa, ellerindeki joystickleri hemen kapmaktadırlar.
İki minyonun dostluğu, içlerindeki inekleri ortaya çıkarmıştır. Herhangi bir sorun yaşamadan, en heyecan verici oyunlara beraber dalabilirler. Oyun oynamak, onların yaşama sevincidir.
Kendi oyun dünyalarında mutlu olan bu iki kız, onlara göre gerçek hayatta da birbirlerini hiç kaybetmeyeceklerdir. İnatçı oyun ruhlarıyla, hedeflerine ulaşmakta kararlıdırlar.
Bu tatlı dostluk hikayesinin sonu yok gibi görünmektedir. Onlar her zaman birlikte heyecan dolu anlar yaşayacak, sınırları zorlayacaktır. Minik bedenlerine bakmayın, bu kızlar gerçek birer inektir ve birbirlerine olan sevgileriyle insanlara ilham vermektedirler.
